Depremde Hangi Siren Çalar? Korkunun, Bilincin ve Dayanışmanın Psikolojisi Bir psikolog olarak, insan davranışlarını anlamaya çalışırken en çok ilgimi çeken anlardan biri, beklenmedik bir tehlike anında verilen tepkilerdir. Depremde hangi siren çalar? sorusu, yüzeyde basit bir bilgi arayışı gibi görünse de, derinlerde insan zihninin nasıl çalıştığını, korkunun nasıl yayıldığını ve toplumun kriz anlarında nasıl kenetlendiğini anlamamıza yardım eder. Çünkü bir siren sesi, yalnızca bir uyarı değildir; aynı zamanda bir psikolojik tetikleyici, bilinçaltının en derin korkularını harekete geçiren güçlü bir semboldür. Depremde Çalan Siren: Bir Uyarıdan Fazlası Teknik olarak bakıldığında, depremde çalan siren genellikle “acil durum uyarı sistemi”nin parçasıdır. Türkiye’de bu…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Biyologlar Eczacı Olabilir mi? Bilimin Sınırlarında Psikolojik Bir Yolculuk Bir psikolog olarak, insan davranışlarının ardındaki düşünce kalıplarını çözümlemeye çalışırken sık sık şu soruyla karşılaşırım: “Bir insan neden bir mesleğin sınırlarını aşmak ister?” Bu merak, yalnızca kariyer değişimlerinin değil, aynı zamanda kimlik, aidiyet ve yeterlilik duygularının da merkezinde yer alır. Bugün bu merceği “Biyologlar eczacı olabilir mi?” sorusuna çevirelim. Çünkü bu soru yalnızca yasal ya da akademik bir sınırı değil; insan zihninin derinliklerinde yer alan kendini yeniden tanımlama isteğini de temsil ediyor. — Bilişsel Psikoloji Perspektifinden: Bilginin Dönüşümü Bir biyologun eczacı olma isteği bilişsel süreçler açısından incelendiğinde, bilginin yeniden yapılandırılması anlamına…
Yorum BırakBir Psikoloğun Merceğinden: Ayçiçeği En Çok Hangi İlde Yetişir? Bir psikolog olarak doğaya baktığımda, yalnızca bitkilerin büyümesini değil, insan ruhunun da o süreçteki yansımalarını görmeye çalışırım. Ayçiçeği… Güneşe yönelmesiyle bilinen bu bitki, sanki insanın umuda, ışığa ve anlam arayışına olan eğilimini sembolize eder. Ancak bu kez, merakımı yalnızca semboller değil, gerçek bir soru da harekete geçiriyor: Ayçiçeği en çok hangi ilde yetişir? Ve bu sorunun ardında yatan psikolojik anlam nedir? Bilişsel Psikoloji Boyutu: Güneşe Dönmek, Düşüncenin Yönünü Belirlemek Ayçiçeği tarlalarıyla özdeşleşen il Trakya’nın bereketli topraklarında yer alan Tekirdağ’dır. Türkiye’de en fazla ayçiçeği üretimi bu bölgede yapılır. Bu, sadece iklimsel bir…
Yorum BırakKantar Ölçümü Nasıl Yapılır? Bilimin Gözünden Ağırlığın Kesin Hesabı Ağırlığın Ardındaki Merak: Basit Bir Tartıdan Fazlası Günlük hayatımızda sık sık duyduğumuz bir kavramdır: “Kantara girdi”, “Kantarda tartıldı.” Fakat gerçekten hiç düşündünüz mü, bu tartım işlemi nasıl gerçekleşir? Kantar ölçümü, ilk bakışta sıradan bir işlem gibi görünse de aslında fizik, mühendislik ve hassas ölçüm biliminin bir buluşmasıdır. Bir yükün gerçek ağırlığını belirlemek yalnızca sayısal bir sonuç üretmek değil; güvenli taşımacılığın, adil ticaretin ve sürdürülebilir lojistiğin temelini oluşturur. Peki bu kadar kritik bir işlemin arkasında hangi bilimsel prensipler yatıyor ve süreç adım adım nasıl işliyor? Fiziksel Temel: Kütle, Ağırlık ve Yerçekimi Gerçeği…
Yorum BırakSucuk Neden Bağırsağa Basılır? Pedagojik Bir Öğrenme Yolculuğu Eğitim, sadece sınıflarda değil, hayatın her alanında karşımıza çıkan bir öğrenme biçimidir. Bir eğitimci olarak, her sorunun ardında keşfedilmeyi bekleyen bir anlam olduğunu bilirim. “Sucuk neden bağırsağa basılır?” sorusu da bu açıdan, hem merak uyandırıcı hem de öğretici bir başlangıçtır. Çünkü her gündelik eylem, aslında derin bir öğrenme sürecinin izlerini taşır. Bu yazıda, bu basit gibi görünen soruyu, öğrenmenin dönüştürücü gücü üzerinden ele alalım. Bilginin Kökeni: Deneyimsel Öğrenme ve Ustalığın İzleri Sucuk yapımında bağırsak kullanımı, yüzyıllardır süregelen bir geleneksel bilgidir. Bu bilgi, kitaplardan değil, deneyimsel öğrenmeden doğmuştur. Kolb’un öğrenme döngüsünü hatırlayalım: deneyim,…
Yorum BırakKamusal Alan Nedir Hukuk? Bir Şehrin Kalbinde Başlayan Hikâye Bazı kavramlar vardır ki, onları sadece kitaplarda okuyarak anlayamazsın. Onları sokakta yürürken, bir parktaki sohbetin içinde ya da bir meydanda toplanan kalabalığın arasında hissedersin. “Kamusal alan” da tam olarak böyle bir şeydir. Sana bugün bir hikâye anlatmak istiyorum. Sıradan iki insanın, hukuk kitaplarındaki o teknik terimi nasıl gerçek bir deneyime dönüştürdüğünü… — Bir Şehirde Başlayan Yolculuk: Selim ve Defne’nin Hikâyesi Selim, şehir planlamacısıydı. Olaylara stratejik bakmayı sever, bir problemi çözmek için önce haritaya, sonra tabloya, en sonunda da yasalara bakardı. Defne ise bir sosyologdu. İnsanları dinler, duygulara odaklanır, mekânların insana nasıl…
Yorum BırakFarklı bakış açılarını bir araya getirmeyi seven biri olarak bugün seni ilginç bir kelimenin peşinden götürmek istiyorum: “Kamikaze.” Bu kelimeyi duyduğunda aklına savaşlar, uçaklar, cesaret ya da çılgınlık gelebilir. Ama kelimeler, tarih kadar çok katmanlıdır. Bir toplum için kahramanlık simgesi olan bir kavram, başka bir toplum için trajedi ya da uyarı anlamı taşıyabilir. İşte tam da bu yüzden, “Kamikaze hangi ülkenin?” sorusu sadece bir coğrafya meselesi değildir — aynı zamanda bir kültür, bir inanç ve bir insanlık hikâyesidir. Kamikaze’nin Kökeni: Japonya’nın Rüzgârı “Kamikaze” kelimesi Japoncadır ve kelime anlamı “ilahi rüzgâr”dır. Tarihî olarak ilk kez 13. yüzyılda Moğol istilasına karşı Japonya’yı…
Yorum BırakMerkez Bankası’na Kim Atandı? Ekonomi ve Öğrenme Dinamikleri Üzerine Bir Pedagojik Bakış Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü: Eğitimci Gözüyle Toplumsal Değişim Eğitim, bir toplumun temel yapı taşlarından biridir. Her bireyin öğrenme süreci, hem kişisel hem de toplumsal düzeyde önemli dönüşümler yaratabilir. Bir eğitimci olarak, öğrenmenin sadece bireyleri değil, tüm toplumu şekillendiren bir güç olduğunu fark etmek her zaman ilham verici olmuştur. İnsanlar, öğrenme süreçleriyle dünyayı daha iyi anlayabilir, toplumsal yapıları sorgulayabilir ve sistemleri dönüştürebilirler. Eğitimle büyüyen ve dönüşen bireyler, sadece bilgiye sahip olmakla kalmaz, aynı zamanda bu bilgiyi toplumsal sorumluluklarını yerine getirebilmek için nasıl kullanacaklarını da öğrenirler. Eğitimdeki bu dönüşüm gücü, toplumsal…
Yorum BırakEksik Bir Dişin Hikâyesi: Kalıcı Köpek Dişi Çıkmazsa Ne Olur? Tarihçinin işi, geçmişteki küçük ayrıntıların bugünü nasıl şekillendirdiğini anlamaktır. Bazen bir savaşın değil, bir kelimenin veya bir jestin yön verdiği dönüşümleri inceleriz. Aynı şekilde, insan bedenindeki en küçük değişim bile tarihsel bir anlam taşır. Kalıcı köpek dişi —tıpta caninus olarak bilinen bu diş— yalnızca ağız yapısının bir parçası değil, insan evriminin, toplumsal dönüşümlerin ve bireysel estetiğin de tanığıdır. Peki kalıcı köpek dişi çıkmazsa ne olur? Bu sorunun cevabı, sadece biyolojide değil, insanlık tarihinin kendisinde gizlidir. Tarihsel Arka Plan: Gözyaşından Isırığa, Dişin Gücü İlkel insan topluluklarında diş, hayatta kalmanın sembolüydü. Köpek…
Yorum BırakGülnar İsmi Nereden Gelmiştir? Psikolojik Bir Mercekten Ele Alış Bir Psikoloğun Meraklı Girişi Bir psikolog olarak, insan davranışlarını, isimlerin ve anlamlarının bireysel ve toplumsal etkilerini çözümlemeye olan ilgim hiç bitmez. Bir insanın ismi, sadece bir etiket değil, aynı zamanda onun içsel dünyası, kimliği ve çevresiyle olan ilişkisini şekillendiren önemli bir faktördür. Özellikle de anlam derinliği ve kökeni olan isimler, bireylerin psikolojik yapıları üzerinde güçlü etkiler yaratabilir. Bugün ise, Türkçe’de sıklıkla karşılaştığımız isimlerden biri olan Gülnar’ın kökenini ve psikolojik yansımalarını inceleyeceğiz. Gülnar ismi, ne sadece kulağa hoş gelen bir ses, ne de sıradan bir etiket; bunun ötesinde, bireyin duygusal ve bilişsel…
Yorum Bırak